Güvencesiz Çalışmanın Bir Aracı Olarak Ulusal İstihdam Stratejisi

1980’li yılların başında sermaye ve hükümetlerin el ele vererek ekonominin, toplumsal gelişmenin ilacı olarak sunduğu neo-liberal politikalar beklenen kalıcı çözümü sağlamadı. Nitekim sermayenin 2008 yılında patlak veren son krizi hala sona ermiş değil.

Her çırpındığında emeğe, işçinin kazanılmış haklarına saldıran sermayenin Türkiye’deki yeni hamlesi ise hükümet eliyle hazırlanan “Ulusal İstihdam Stratejisi” oldu.

Bu hamle ile emek hareketinin ve sendikaların ekonomik, siyasi ve toplumsal güçleri kırılmak isteniyor. Emek hareketinin güçsüzleştirilmesine ve örgütlenme kapasitesinin daraltılmasına dayanan bu programa, emek gücünün esnekleştirilmesi süreçleri eşlik ediyor.

Ulusal istihdam stratejisi güvencesiz çalışmanın yaygınlaşması için her türlü engelden kurtulma projesidir. Çıkarılan “kiralık işçilik” yasası ve çıkarılması düşünülen “taşeron işçilere kadro aldatmacası” bu projenin önemli adımlarıdır.

Ulusal İstihdam Stratejisinin amacı son çıkarılan “kiralık işçilik” yasasında da ortaya konduğu gibi işçileri kölelik koşullarında çalıştırmaktır.

Ulusal İstihdam Stratejisi’nin işgücü piyasalarına ilişkin olarak öngördüğü bir başka değişiklik ise “belirli süreli iş sözleşmesi” ile ilgilidir. Şu anda yürürlükte olan 4857 sayılı yasada belirli süreli iş sözleşmesinin tekrar edilebilmesi belli koşullara bağlıydı. Ulusal İstihdam Stratejisi bu koşulları ortadan kaldırarak, işverene kolaylıkla belirli süreli sözleşmelerle işçi çalıştırma imkanı tanımaktadır.

Kiralık işçilik yasasıyla birlikte geçici iş ilişkisi kurmanın önündeki engellerin kaldırılması sonucunda, özel istihdam büroları aracılığıyla işçi kiralayan firmaların, kiraladıkları işçileri esaslı bir neden göstermeksizin üst üste çalıştırabilmeleri de artık mümkün hale gelmiştir.

Şimdiki taşeron şirketler belli iş kollarında iş alırlarken; özel istihdam büroları aracılığıyla yaygınlaşacak olan taşeronlaşma bütün iş kollarını kapsayan bir hal alacak.

Sonuç itibariyle, Ulusal İstihdam Stratejisi ile birlikte, esnekleşme ve taşeronlaşmanın yaygınlaştırılması ve daha kurumsal bir hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Bu çalışma biçimiyle güvenceli çalışma istisna, düzensiz işler hakim hale gelecektir.